11 Haziran 2011 Cumartesi

GÖZYAŞLARIMI ZOR TUTTUĞUM MEKÂN: EMİN AĞA HAN










Burası, 1912-1913 yıllarında Yanya'nın savunması sırasında Esat Paşa'nın genel karargâh olarak kullandığı Emin Ağa Han. Özellikle Guy Chantepleure'ün günlüğünde çok güzel tarif ettiği (Bakınız: Kuşatılmış Kent Yanya / Guy Chantepleure / Bilgi Kültür Sanat Yayınları) bu tarihî mekânı gezerken Esat Paşa, Vehip Paşa ve komutanlarımızın ruhlarının varlığını, onların neredeyse nefeslerini hissettim desem, bana inanır mısınız ? Odaları gezerken, silâhları, haritaları, fotoğrafları incelerken, uzaktan, bilhassa Bizani tepelerinden gelen top seslerini duydum desem inanır mısınız ? Beni oraya götüren dostum Yiannis Papadimitriou'nun ve bana eşlik eden müze görevlisinin önünde ağlamamak için kendimi zor tuttuğumu söylesem inanır mısınız ? İnanmazsanız, lütfen bir de siz gidin...

(Müze görevlisi sadece iki kişi vardı. Biri kıdemli astsubay başçavuş, diğeri er. Her ikisinin de şahsıma yönelik dikkat çekici nazik davranışlarını burada anmak isterim. Astsubay bana odaları gezdirirken uzun uzun açıklamalar yaptı, vitrinden nişan ve kamaları daha net fotoğraf çekeyim diye çıkarttı, giderken kapıya kadar uğurladı. Birlikte bir anı fotoğrafı çektirelim istedim, görevliyim ve askerim, mümkün değil dedi. Kendilerine bir kez daha teşekkür ediyorum.)

1 yorum:

Recep Altun dedi ki...

Merhabalar,

Blog sayfanızdaki her bloğunuzdan buram buram tarih kokusu yayılıyor.
Yanya'nın savunmasındaki Esat Paşa'nın genel karargah olarak kullandığı Emin Ağa Han'da gerçekten ziyaret edilmeye değer bir yer olarak görülmekte. Yanya'lı biri olarak ziyaret etmekle, sıradan birisnin ziyareti arasında dağlar kadar farkı olacağı kuşkusuzdur.

Selam ve dualarımla birlikte en Güzel'e emanet olun.