31 Ekim 2008 Cuma

YANYA KALESİ İÇ KALE BURCU

İç Kale'de iki saate yakın zaman dolaştım. Bunun en az 1 saatini, burcu sabit bakışlarla ve hayal dünyamda gezinerek geçirdim. sonunda dayanamadım, zamanla aşınarak keskinleşmiş, tehlike arz eden taşlarına dikkatle basarak en üst noktasına çıktım.
Ayaklarımın altında Yanya, önümde Pamvotis Gölü vardı. Burada gece nöbet tutan Anadolu yiğidi ne düşünürdü acaba ? Uzakta kalan sevdiklerini mi ? Köyünü mü, dağlarını mı, ovalarını mı, çobanlık yaptığı sürüyü mü, anasının tarhana çorbasını mı ? Yoksa yarın ya da öbür gün onu ebediyen yıkacak kurşunu mu ? Bir an için hayal dünyamdan sesler gelmeye başladı sanki. Toplar patlıyor, etrafıma gülleler, şarapneller düşüyordu. Subaylar birliklerini şevke getirmek için bazen baba şefkatiyle, bazen kendinden geçercesine emirler yağdırıyordu. Askerimizin "Allah, Allah" nidaları kulağımda çınlıyordu. Sağ yanımdaki Amasyalı ile sol yanımdaki Prizrenli erler oracıkta şehit oluverdiler...
Birden serin bir rüzgârla gerçek dünyaya döndüm. Taşların üstüne bağdaş kurup oturdum. Gözyaşlarımı tutamıyordum... Annesini kalabalıkta kaybetmiş küçük çocuklar gibi.
(Fotoğrafın hak sahibi: MARIA IFANTI

Hiç yorum yok: